E-ticarete başlaması kolay, e-ticarette başarı elde etmesi zordur.

E-ticarete girmenin bu kadar kolay olması, haliyle rekabeti de yükseltiyor. Rekabetin bu kadar yüksek olduğu ortamda işin zahmetli ve maliyetli kısmı, pazarda pay sahibi olarak satış yapabilmek. Yapılan satışların belli bir kar miktarı da getirmesi gerekiyor ki e-ticaret yapmanın bir nedeni olsun.

E-ticaret yapabilmenin iki yolu var:

İlki, e-ticaret altyapısına sahip bir web sitesi kurmak.

İkincisi ise online pazaryerlerini kullanmak.

Peki ama, hangi platformda e-ticaret yapmak daha avantajlı? Bunun cevabını verebilmek için her iki platformu da birden fazla kriter üzerinde değerlendirmemiz gerekiyor.

Gelin başlayalım:

Online Pazaryerleri

Online pazaryerleri maliyet açısından oldukça avantaj sağlıyor. Bir e ticaret sitesi kurmak yerine mevcut sitelerde mağaza açıp ürünlerinizi satabiliyorsunuz. Ancak hatırlatmak isteriz ki mağazanız için de her ay belli bir ücret ödüyorsunuz.

Bunun dışında avantajlarından bahsedecek olursak, online pazaryerlerinde çok geniş kitlelere ulaşabiliyorsunuz. Ayrıca site yönetimi, site kurulumu ve bakımı gibi işlerle de ilgilenmek zorunda kalmıyorsunuz.

Gelelim online pazaryerlerinin dezavantajlarına… Öncelikle söylemek isteriz ki, online pazaryerlerinde mağaza açmak için her ay belli bir ücret ödemeniz gerekiyor ve buna ek olarak yaptığınız her satıştan da komisyon bedeli kesiliyor.

Markanızı öne çıkarmak için de pazaryerine ek olarak bir reklam bedeli de ödemeniz gerekebiliyor. Bunun dışında online pazaryerlerinde sizin gibi birçok mağaza olacağı için rakipleriniz ile sürekli rekabet halinde olmanız gerekiyor. Ayrıca her pazaryerinin kendi düzenlerini sağlamak ve sistemlerini oturtmak için belirlediği birtakım kurallar oluyor. Sizin de bu kurallara uymanız gerekiyor.

Kendi E-ticaret Siteniz

Kendi e ticaret sitenizi kurmanızın avantajlarından bahsedecek olursak… Müşteriler genellikle bir markadan alışveriş yapmayı daha sık tercih ediyor.

Bunun için kendi eticaret sitenizi oluşturarak kendi markanızı yaratabilirsiniz. Online pazaryerlerinde kendi markanızı tanıtmak ve güvenirliği sağlamak pek mümkün olmuyor.

Ayrıca kendi e-ticaret sitenizde içerikleri ve ürünleri sürekli olarak kontrol edebilirsiniz.

Markanızı istediğiniz içerikler ile paylaşıp tanıtımını yapabilirsiniz.

Bunların dışında kendi e ticaret sitenizde ürün fiyatlarınızı kendiniz belirleyebilir, dilediğiniz zaman fiyatta değişiklikler yapabilirsiniz.

İndirim ve kampanyalar oluşturarak müşterilerinizin ilgisini çekebilirsiniz. Müşterileriniz sizlere iletişim adreslerinizden ulaştığı zaman müşteri ilişkilerinizi sağlamlaştırabilirsiniz.

Ayrıca e ticaret sitenizde yapacağınız SEO çalışmaları, Adwords ya da sosyal medya reklamları ile sitenizde trafik oluşturabilir, daha geniş kitlelere ulaşabilirsiniz.

Kendi eticaret sitenizi kurmanızın dezavantajı ise biraz daha bütçe gerektirmesi diyebiliriz.

E-ticaret sitesi kurmak için bir şirket kurmanız gerekmektedir. Ancak en düşük bütçeli olarak şahıs şirketi ya da anonim şirket kurabilirsiniz. E-ticaret sitenizi kurmanın bir diğer zorluğu ise marka bilinirliğinizi oluşturmak. Markanızı tanıtmak için bir reklam bütçesi oluşturabilirsiniz.

Eğer e-ticarete yeni başlıyorsanız, ilk olarak mutlaka pazaryerlerinde satış yapmalısınız. Bu sayede hem düşük sermaye ile işe başlayabilir hem müşteri bulabilir hem marka bilinirliğini artırabilirsiniz. İşleri büyütüp belli miktarda bir satış hacmi yakaladıktan sonra mutlaka bir e-ticaret sitesi sahibi olmanız da gerekecektir. Bu, markanızın kimlik sahibi olabilmesi ve işinizin büyümeye devam edebilmesi için gereklidir.

Sende hemen e-ticarete başlamaya kararlıysan, teknik alt yapı, seo, reklam konularında yardım almak için bizimle iletişime geçebilirsin:

https://www.fikirbuzz.com/tr/iletisim