
Pozitron, Monitise ile Yeni Bir Sürece Girdi
- 16 Nisan 2014
- 0 comments
- Fikirbuzz
- Başlık; Mobil
- 0
Fatih İşbecer kimdir? Kendinizi tanıtır mısınız? Eğitim hayatınızdan ve iş tecrübelerinizden bahseder misiniz?
1976 doğumluyum. Galatasaray Lisesi’nde okudum.1993’te lise 3.sınıfta AFS ile bir sene Florida’ya gittim. Daha sonra 1995’te  İTÜ fizik mühendisliğini kazandım. O dönem internet balonunun ilk çıktığı dönemdi Amerika’da. Sonra o balon 1999-2000’de patladı. Bizde de yani İTÜ’de  de çok popülerdi. Okulda çok büyük bir kantinimiz vardı.Bütün fizik mühendisliği, kimya fakültesi, matematik mühendisliği vs. herkes ordaydı. Okuldaki en büyük kantinlerden biriydi.Her masada şu internet işini yapalım, bu internet işini yapalım diyen çok ilginç bir ortam vardı. Bugünkinden daha çok girişimcilik konuşulan bir ortamdı.O kantinden bir sürü firma kuruldu. Biz de beş arkadaş – o zamanlar Pentagraph’tı adı- Pentagraph’ı kurduk. Kurmak dediğim aslında freelance olarak yazılım çözümleri, bilişim çözümleri yapmaya başladık.2000 senesinde, bu işi daha kurumsal hale getirmek gerekiyor dedik. Çeşitli sebeplerden dolayı o ekipten ayrıldım, başka bir 4 arkadaşla Pozitron’u kurdum.
Benim ortaklıklarım genelde herhalde benden kaynaklı sebeplerle çok uzun sürmedi. 2005’e kadar birkaç kere daha farklı ortaklarla  çalışıp 2005’te tek kaldım. Şimdiki ortaklarım olan Mete Balcı, -aynı zamanda CTO’muz-  ve Fırat İşbecer – kardeşim – 2005 ve 2006’da  katıldı ve mobile girmeye karar verdik. Bizim için aslında milat budur. 2005 sonu 2006 başı mobile girdik, o zaman dünyada mobil çok yoktu, herkes web teknolojilerine yatırım yapıyordu. Daha sonra 2008’de iphone’un çıkışıyla beraber bir ivme yakaladık. Ve o gün bugündür de mobil teknolojilerle uğraşıyoruz.
Pozitron ya da artık yeni isminizle Monitise olarak sunduğunuz hizmetler neler? Mevcut müşterilerinizi sektörel anlamda değerlendirir misiniz?
Aslında Pozitron firma olarak duruyor. Markası Monitise oldu. Tıpa tıp aynı hizmetleri sunmaya devam ediyoruz. Pazitron’da ağırlıklı olarak görünen kısım mobil olduğu için herkes bizi yalnızca mobil geliştiriyoruz sanıyor ancak farklı alanlarda da işler yapıyoruz;sunucu uygulamaları, bunların ana sistemlerle entegrasyonları, güvenlik uygulamaları gibi. Kurumsal yazılım geliştirip kurumlara satan bir firmayız. Yine mobil bankacılık, sanal satış çözümleri, farba sektörüne ve mobil ticarete yönelik çözümleri birebir geliştirmeye devam ediyoruz. İki firmanın -Pozitron ve Monitise- ürünleri, hedef kitleleri çok örtüşüyor. Hatta İngilizler bize Ortadoğu ve Afrika’yı da bağladılar ve beni de o bölgenin CEO’su yaptılar. İstanbul şu anda Monitise’ın Ortadoğu ve Afrika operasyonlarının bağlı olduğu yer. Hem Türkiye’deki hem Avrupa, Kuzey Amerika’daki müşterilerimizle çalışmaya devam edeceğiz. Ve yenilerini bulmaya çalışıyoruz.
Genel ofis ikliminizden bahseder misiniz?
Ofisimizin yaş ortalaması çok genç; 26,5. Çalışanlarımız oldukça serbestler, çok çalışılan bir ofis burası. Teknik olarak zor işler yapıyıorlar. Hiç kimsenin kılık kıyafetine, çok abartmadıkça geliş gidiş saatlerine – tabi ki belli bir limitte kalmaları gerekir.- karışmıyoruz. Ofis içi eğitimlere çok önem veriyoruz. Ayda bir eğlencelerimiz oluyor. Yılbaşı partilerimiz, yaza merhaba partilerimiz oluyor. Burada, ofiste sınırsız yeme-içme imkanlarımız var. Paranın satın alabileceği en iyi ekipmanları almaya çalışıyoruz. En büyük monitörler, en iyi klavyeler, en iyi bilgisayarlar… 3 boyutlu yazıcımız, Google Glass’larımız… Bu tip yeni çıkan teknolojileri satın alıyoruz ki ufukları açılsın çalışanlarımızın.%43 kız %57 erkek- yani yazılım sektörü için iyi bir oran. Bence çalışması zor ama rahat bir yer.
Yoruma kapalı